AW-11362371499
DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000

Akın Tezel
Akın Tezel
Giriş Tarihi : 28-08-2022 12:15

Tatil-i Eşgal

 

İş bırakma ya da Frenkçe deyimiyle grev sözcüğünün Osmanlıcası bu. İşçilerin bir zamanlar çokça başvurdukları etkin bir eylem biçimi. Zaman içinde işçi sınıfının olsun, işverenlerin olsun yapılarının değişmesiyle grev hareketinin de özelliği değişti. Hele son 20-30 yıldır çoklukla dünya üzerinden kalktı ve hızla da biçim değiştirerek yok olmaya doğru gidiyor.

Tarihte İlk ve Ortaçağları saymazsak günümüz benzeri grev hareketleri Batı'da burjuvazinin gelişip işçi sınıfının bir güç olarak kendini göstermesiyle başlar. On dokuzuncu yüzyıl başlarından itibaren Avrupa'da ve daha sonra ABD'de işçiler işverenlerin sömürü ve baskısına karşı örgütlenerek çözüm yolları ararlar. Bu çözüm yollarından biri de grevdir. İşçiler topluca işi bırakırlar, işveren de çaresiz kalır onların taleplerini kabul eder. Ya da onlara daha şiddetli bir baskı uygulayarak bu işten caydırmaya çalışır.

Yirminci yüzyıl başlarına kadar bu çark böyle döner. O tarihlerde komünist hareketin örgütlenmesiyle işçi sınıfı hareketi ve grevler bir hak arama biçiminden çok devleti ele geçirip işçi sınıfı iktidarını kurma hareketine dönüşür. Buna karşılık işverenler de boş durmaz, kendi ülkelerinin işçilerini sömürmektense işgal ettikleri Asya ve Afrika ülkelerinin zenginliklerini yağmalayarak bu yağmadan kendi işçilerine pay vermek suretiyle işçi hareketini uysallaştırmaya çalışır ve bu çabalarında da başarılı olurlar. Böylece sosyal demokrasi hareketinin temelleri atılmış olur. İşçiler yine hak aramak için toplantılar yapar, ama önce işverenle bir masaya oturur, anlaşamazsa greve gider ve sonunda el sıkışıp uzlaşırlar. Bu sistemin gerçekleşmediği tek ülke ise Çarlık Rusyası olur. İşçiler burada devrim yapar ve işçi sınıfı partisinin iktidarını kurarlar.

Yirminci yüzyıl böyle ilerleyedursun sahneye başka hareketli güçler çıkar. Bunların başında da üniversite gençliği gelir. Üniversite gençliğinin talepleri ekonomik olmaktan çok sosyaldir ve çoğunun da maddi temeli yoktur. Genellikle soyut taleplerle sahaya inen öğrenciler kolaylıkla yönlendirilebilecek bir güç oluşturur. Bu güç de doğru kullananın elinde etkili bir silah haline gelir.

Türkiye'de Batı'da gördüğümüz anlamda kitlesel anlamda işçi hareketleri 1960 lı yıllarda başlar ve 1980 yılına kadar devam eder. 12 Eylül 1980 de ise son bulur ve ondan sonra sönüp gider. Öğrenci eylemleri ve benzer karakterli kitlesel eylemler de 60 lı yıllarda başlamakla birlikte günümüze kadar devam etmektedir. Bu eylemler ilk başta iyi niyetli, demokratik üniversite talep eder biçimdeydi. Sonraları günün koşullarına uygun olarak anti emperyalist ve anti kapitalist söylemler yoğunluk kazandı. Çoğu kimse bu eylemleri bir devrimin tetikleyicisi olarak görüyor, bazıları seviniyor, bazıları korkuyordu. Ama perde arkası çok geçmeden ortaya çıktı.

Mevcut demokratik yönetim sıkıntılı bile olsa bir büyüme ve kalkınma süreci başlatmıştı. Bunu engellemenin en kolay yolu iplerini ellerinde tuttukları silahlı kuvvetleri iktidara getirmekti. Bunun için de ülkede karışıklık çıkarmak ve kurtarıcı görüntüsüyle yönetime el koymak gerekiyordu. İşte önce gerçek devrici isteklerle ortaya çıkan gençlik hareketleri zaman içinde yabancı servislerin ve içimizdeki cuntacı grupların güdümüne girdi. Onlar yat dedi mi yatıyor, kalk dedi mi kalkıyor ve ne yazık ki bunu devrim adına yaptıklarını sanıyorlardı. ABD güdümlü ilk darbe 12 Mart muhtırası şeklinde oldu. Darbeciler önce sahaya sürdükleri zavallı gençleri toplayıp yargıladılar. bir kısmını idam ettiler, bir kısmını çatışmada öldürdüler.

70 lerin ortasında demokratik yönetime yeniden dönülmesiyle gençlik örgütleri yeniden ortaya çıktı. Fakat bu sefer siyasi amaçları ön plana çıkmıştı. Aynı oyun yeniden oynandı ama bu sefer içinde bu örgütlere tepki gösteren milliyetçiler de vardı. Sonuç 12 Eylül 1980. Olaylar bıçak gibi kesildi. Yeni yönetimin ilk işi Yunanistan'ın NATO'ya yeniden dönmesini kabul etmek oldu. Yine tutuklamalar, yine idamlar.

Günümüze dönelim, öğrenci örgütleri ortada görünmüyor ama değişik isimlerde sivil toplum örgütü görünümünde birçok örgüt ortalıkta dolaşıyor. Bunlar her fırsatta protesto, gösteri, sokak hareketi yaparak kendilerini piyasaya çıkarıyor. Bunun en çarpıcı örneğini Gezi olaylarında gördük. Ağaçların kesilmesine karşıyız diye ortaya çıktılar, bir anda ortalığı yakıp yıkmaya başladılar. Ama bir şeyi hesap edemediler, karşılarında hareketi bastırmakta kararlı bir hükümet vardı. Ayrıca silahlı kuvvetler içinde tam olarak gücü ellerinde tutamadıklarından darbe yapmayı becermediler. Bu hareket bastırıldı. Unutmayalım, o günlere bunların sözcüleri devletle pazarlığa kalktı. İstanbul Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve birçok eserin yapılmaması kaydıyla eylemi durduracaklarını söyledi.

15-16 Temmuz gecesi ise son kozlarını oynadılar. Kalkıştıkları darbeyi yüzlerine gözlerine bulaştırdılar, böylelikle silahlı kuvvetlerde olsun, emniyet teşkilatında olsun tüm hainler temizlenmiş oldu. Bugün adına Türk Tabipler Birliği denilen terörist kuruluş yine piyasaya çıkmış sağlık çalışanlarımızı kandırmakla meşgul. Sağlık sistemimizdeki var olan bir kısım aksaklıkları, sorunları bahane ederek eline geçen her fırsatta sağlıkçılarımızı iş bırakmaya zorluyor. Onlar da mahalle baskısına boyun eğerek istemeye istemeye eyleme katılıyor. Bu efendilere şunu hatırlatma isteriz, devir değişti, artık ısmarlama darbe yapacak kimse kalmadı piyasada. Karışıklığı bastırmak  için kolluk kuvvetleri bir işe kalkışacaksa o da yasa dışı hareketlerinizi engelleyip sizi adalete teslim etmek için olacaktır. Boşuna uğraşıyorsunuz, gelin ne sıkıntı varsa ortaya dökelim, devletimizle birlikte çözüm yollarını arayalım. Bu son çağrıdır.

 

NELER SÖYLENDİ?
@
Akın Tezel

Akın Tezel

DİĞER YAZILARI Filimi Geriye Saralım Seçimleri Kim Kazandı ? Şimdi Ne Olacak ? Hüzünlü Gemi Behçet Saatcı'nın Yolu Açılıyor Vatandaş Yasalara Uymuyor, Biz de Yasaları Vatandaşa Uydururuz Fethiye Neden Fethiye Oldu? Muğla Seçimlerinin Sosyo Politiği Bugün Ne Yazsam Acaba? Bana Göre Hava Hoş İngiltere 3-Türkiye 0 Herkes Safını Belirlesin Fethiyeli Ak Parti Seçmeni Endişeli Aaa... Adama Bak, Dama Çıkmış Atlayacak Elektrik Direklerinin Dili Olsa Osman Abiyi Uğurlarken Newsweek Ne Diyor Ağır Ağır Çıkacaksın Bu Merdivenlerden Karamsarlık ve Yılgınlık Tosun Gibi Maşallah Seçim Mitingi Mi, Aday Tanıtım Toplantısı Mı? "Nedir bu Atatürk ilkeleri? Emperyalizmin Dini Yoktur Athena Bir Başkadır Fethiye'nin Sonbaharı Ortanın Solu Filistin İsrail Savaşı Nereye? Filistinde Neler Oluyor Rüzgâr Gibi Geçti İmama Kızıp Oruç Bozmak Küresel Isınma, Yanlışlar ve Doğrular Müşteri Kızıştırma Besmeleyi Unuttuk Milli Eğitim Faciası Ne Zaman Son Bulacak? Önce Kendimizi Eleştirelim Sesi Çıkmayan Siyasetçiler Rahat Bırakın Kızları Ne Kadar Da Sevinmiştik Türkiye Anadolu'dan Büyüktür (II) Türkiye Anadolu'ya Sığmayacak Kadar Büyüktür Villakondu Bizden Hatırlatması Kültürel Saldırı Altındayız Elbette Bir Bildiği Vardır Sıcaklarda Ne Yapmalıyız Sağlam Giren, Hasta Çıkar Örgüt Yöneticileri Nasıl Olmalı Örgüt Yöneticileri Nasıl Olmalı Gökkuşağı Cenazeyi Taşıyan Başka, Gömen Başka Karasinek mi, Sivrisinek mi? İsimler, İsimler, Yeni İsimler Cenazeyi Taşıyan Başka, Gömen Başka Karasinek mi, Sivrisinek mi? İsimler, İsimler, Yeni İsimler İsimler, İsimler, İsimler... Matematik Ne Diyor? Yüzde Elli İki Yetmez Bu Adamlara Devlet Teslim Edilmez Mozart'ın Kapı Gıcırtısı Konçertosu Okçular Tepesinde Ne Oldu Bu Seçim Farklı Seçim "Megri, megri" Böl ve Yönet Kıyamet Erken Koptu Üretici Kazandı Bu Ne Biçim Sol Kime Propaganda Yapalım Boş Atıp Dolu Tutmak Allah Akıl Versin "AKP'lilerin İzmir'de işi yok. Burası Atatürkçü'lerin." Seçim Toto Biraz Da Gülelim Sonunda Oldu "Başbakan Erbakan, Şakadan" Siyasi Parti Mi, İşçi Bulma Kurumu Mu? Soğanın Cücüğü Kızılay AHLAKIN FAY HATTI: Müteahhitler Günah Keçisi Oldu "Yaşadığımız Tek Sorun Yağmacılık Değil Yalancılıktır" Muhalefet Nasıl Yapılır Rıfkı Nereye Kayboldu? Sokak Köpekleri Üzerinden Siyaset Tasarruf Etmeyi Öğrenelim Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Fethiye’de Nasıl Bir Siyasetçi İstiyoruz Asgari Ücret Efsanesi Anlayamadıklarım Oyun İçinde Oyun Aspirin Medyanın Gücü Bu Da Mı Gelecekti Başıma? Babadağ'ın Babası Göründüğün Gibi Ol, Olduğun Gibi Görün LGBTI'yi Konuşmak Yasakmış Tunç Soyer Neden Böyle Konuştu Enflasyon Ayıp Ettin Osman Abi
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3287
  • 2FENERBAHÇE3285
  • 3TRABZONSPOR3252
  • 4BEŞİKTAŞ3248
  • 5ÇAYKUR RİZESPOR3248
  • 6RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3246
  • 7KASIMPAŞA3246
  • 8EMS YAPI SİVASSPOR3244
  • 9BITEXEN ANTALYASPOR3242
  • 10CORENDON ALANYASPOR3242
  • 11YUKATEL ADANA DEMİRSPOR3240
  • 12YILPORT SAMSUNSPOR3238
  • 13MKE ANKARAGÜCÜ3237
  • 14MONDİHOME KAYSERİSPOR3237
  • 15TÜMOSAN KONYASPOR3236
  • 16ATAKAŞ HATAYSPOR3233
  • 17GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3231
  • 18VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK3230
  • 19SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL3230
  • 20İSTANBULSPOR3216
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
E-GAZETE
Fethiye Türk Gazetesi 5674.Sayı
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA