Hamasın 7 Ekim 2023 de İsraile saldırısı fitili ateşlemiş görünüyor. Ortalık aradan bir yıl bile
geçmeden yangın yerine döndü. Biz o zamanlar da söylemiştik, bu basit bir Filistin-İsrail savaşı değil,
III . Dünya Savaşının başlangıç fişeğidir diye. Dileriz önümüzdeki savaş çok kanlı geçmez.
ABD ve ABB nin öncü olduğu küresel çeteye karşı dünya halkları top yekün bir savaş açmış durumda.
Orta Afrikadan başlayalım, daha düne kadar terörizm ile savaşıyoruz bahanesiyle Batılı güçlerin işgali
altındaki Afrika Sahel ülkeleri, Nijer, Mali ve Burkina Faso bu güçleri ve bunlara ait şirketleri
ülkelerinden kovdular. Yerlerine ise Türkiye, Çin ve Rusyadan danışmanlar getirdiler. Bayraktar
Sihaları bu üç ülkede de inanılmaz işler başarıyor. Bundan on gün önce yüksek düzeyde bir Türk
hükümet heyeti Nijerde bazı anlaşmalar bağlamak için bulunuyordu. Adamlar şimdiye kadar o sayıda
ensesi kalın adan görmemişler ki bizim heyete şaşkın şaşkın bakıyorlardı.
Onun doğusunda Somalide kara sularının ve yetki alanlarının sorumluluğunu Türk Deniz Kuvvetleri
aldı. Artik Kızıldenizin girişi bize emanet. Ayrıca Türk diplomasisi bir başarıya daha imza attı, komşu
Ethiopia ile Somali arasında çıkması muhtemel bir savaşı önledi. Mısır ile olan ilişkilerimiz çok olumlu
gelişiyor. Dışişleri bakanları istişareler için sık sık bir araya geliyor. Libya zaten doğusu ve batısı ile bir
barış adası olmak yolunda ilerliyor.
Şöyle bir Güney Amerikaya gidersek geçenlerde orada çok önemli bir şey oldu. Bolivya Ordusu ABD
karşıtı başkana karşı ayaklandı. Başkan, Cumhurbaşkanımızı örnek alarak halka sokaklara inip askeri
durdurma çağrısı yaptı. Halk Başkanın sözüyle orduyu kışlasına dönmeye mecbur etti. Bu darbe
hevesi de böylece yarım kaldı. Venezuelaa yine ABD karşıtı başkan Maduro seçimleri kazandı.
Muhalefet ABD nin kışkırtmasıyla sokaklara döküldü. Ama birşey beceremedi, biraz bağırıp, çağırıp
evine gittti.
Asyada da bir şeyle oluyor. Önceki gün Babgladeşte ayaklanan vatandaş başkanlık sarayını bastı ve
başbakanı sokağa attı. Kadın zar zor canını kurtardı. İlginçtir, olay kendiliğinden, hiçbir örgüt
tarafından planlanmadan cereyan etti. Şu anda bu ülkede hükümet yok. Çünkü kimse önceden bu
konuda birşeyler planlamamış. Artık ihtilaller bile farklı biçimde gelişiyor.
Ortadoğu hep kaynar. İsrail- İran savaşı çıkar mı diye soruluyor. Bize göre çıkmaz. Böyle bir savaşta
komşu ülkelerin de yarımıyla İran İsraili bir kaç gün içinde yener. Yahudilere de Akdenizin serin
sularında yüzmek kalır. Ancak İsrailin ve diğer Batılı ülkelerin elindeki nükleer güç bu savaşı
engelliyor. Bu iş bir süre daha vekalet savaşları şeklinde sürecek gibi.
Esas hareket Suriyede oluşuyor. Rusya ve Suriye Esad rejimi bizim Urfa sınırındaki Ayn-el Arap
bölgesinde bir üs kurdu. Yakında buraya yerleşecek ve Türklerle birlikte devriyelere başlayacaklar.
Bize göre bu yeni bir harekatın işaret fişeği. Ruslar ve Suriyeliler güney doğuya doğru Fırat boyunca
ilerileyerek PKK-PYD nin eline geçmiş topraklarını kurtaracaklar. Son aldığımız habere göre Fırat
kıyısındaki Deyr-ül Zor petrol bölgesinde Arap aşiretleri silahlı bir ayaklanma başlatarak PKK lıları
kovalamaya başlamışlar. Hatırlatmakta yarar var bu aşiretler arada bir Konyaya gelerek aralarında
toplantılar yapar. MİT in hem Suriyede hem de Irakta yaptığı günlük rutin çalışmaları saymaya gerek
yok. PKK lılar hergün birer ikişer sarı torbalar içinde paketlenmekte.
Avrupa ise dehşeti yaşıyor. Ukrayna malum. Rus ordusu sürekli ilerliyor. Ruslar sizivil kayıplara
meydan vermemek için şehirleri bombalamıyor. Batının Rus ekonomisini çökertmek için uyguladığı
ambargo ters tepmiş. Rus ekonomisi son yıllarda hiç görülmediği oranda gelişiyor. Bulgaristandan
güzel bir haber. Bulgar parlamentosu büyük bir çoğunlukla LGBT yi yasa dışı ilan etmiş.
Esas heyecan İngilterede. Sokaklar yanıyor, arabalar devriliyor, insanlar döğüşüyor. Irkçı İngilizler
göçmenlere ve koyu renkli vatandaşlara karşı ayaklanmış durumda. İnsan sormadan edemiyor,
şimdiye kadar beraber yaşadınız, sorun olmadı. Şimdi mi aklınıza geldi ortalığı yakıp yıkmak?
Bu arada bizim Ekrem kendine yer bulmuş. Pariste Eyfel Kulesine yakın lüks bir mekanı İstanbul
Belediyesi tanıtım ofisi olarak yüksek fiyata kiralamış, orada sözde bir çeşit İstanbul tanıtımı yapıyor.
Diyorum ki bir taraftan da İstanbuldaki fare sayısını nasıl artırırım diye çalışmalar yapıyor olmasın?
Paris henüz ayaklanmadı. Ortalık öyle bir kokmuş ki kimsenin başını kaldıracak hali kalmamış.
Ateş hızla Türkiyeye yaklaşıyor. Devletin görevi ülkeyi ateşe bulaştırmadan, milleti birbirine
kırdırmadan dünyada oluşan bu değişime uydurmak. Ama bakıyoruz ana muhalefet CHP lideri sanki
çok lazımmış gibi altı-ok ortasındaki büyük okun rengini değiştirerek mor ve yeşil renklere boyama
önerisi getiriyor. Bu şekilde çöken Batıya ve onun köpeği PKK-PYD ye göz kırpıyor. Hadi hayırlısı.