Grizu Ne Demek
Geçtiğimiz hafta Bartın'da bir kömür ocağında meydana gelen grizu patlamasında 41 işçimiz şehit oldu, bir kısmı da yaralandı. Şehitlerimize Allahtan rahmet, yaralılara sağlık dileriz.
Olayın ertesinde herkes meşrebine göre konuştu. Bir kısım muhalefet kazanın sorumlusu olarak hükümeti gösterdi ve başladı hücumlara. Bir kısmı daha da ileri giderek 19. yüzyıldan kalma Komünist söylemlerle devreye girdi. Hükümetimiz ise kazadan sonra hemen gerekli önlemleri alarak yaraların sarılması için çalışmalara başladığı gibi kazanın nedenlerini araştırmak için hızla harekete geçti.
Biz burada bu son kaza üzerinde bir yorumda bulunacak değiliz. Soruşturma tamamlansın, uzmanları mutlaka elde edilen sonuçlara göre bir değerlendirme yapacaktır. Amacımız çoğu kimsenin adını duyduğu halde ne olduğunu bilmediği grizu gazını biraz olsun tanıtmaktır.
Grizu gazı kömür madenlerinde oluşan patlayıcı bir gaz karışımıdır. Metan (CH4) ve Oksijen gazlarının karışımından meydana gelir. Ortamdaki metan gazı %10, oksijen ise % 17 civarında olduğu zaman patlama için en elverişli ortamdır ki buna zengin karışım denir. Bilindiği gibi kömür toprak altında kalan bitkisel organik atıkların asırlar boyu basınç altında kalarak kimyasal değişime uğramasıyla meydana gelir. Bu kimyasal süreç içinde ise şayet ortam fazlaca nemli ise metan gazı da açığa çıkar. Açığa çıkan gaz yavaş yavaş oyuklarda ve boş bulduğu yerlerde birikmeye başlar. Bazen ise bir süre gaz çıkışı olmaz, ancak birden ani bir genleşmeyle bütün gaz ortalığa yayılır. Bu olayı izlemek isteyenler Çalış'ta Murt Deresi üzerindeki köprüye gidebilir. Sudan düzgün aralıklarla çıkan kabarcıklar metan gazıdır. Ara sıra bu kabarcıklar kesilir, ama kısa bir süre sonra bu sefer bir anlık yoğun bir gaz çıkışı olur.
Grizu gazının patlaması için bir kıvılcım, ufak bir alev veya elektrik kontağı yeterlidir. Şayet havadaki karışım yeterli orana ulaşmışsa kıvılcım çaktığında hemen patlama meydana gelir. Şiddetli patlama sonucu madende çöküntüler olabilir, ayrıca madendeki kömür tutuşup yanmaya başlar. İnsanlar patlama sonucu çöküntü altında kalabilecekleri gibi, şiddetli sıcaklıktan yanabilir veya patlamanın şiddetiyle parçalanabilir. Şayet havada çok miktarda kömür tozu varsa bu da yanarak Karbon Monoksit (CO) gazı meydana getirir. Bu gazı soluyan insanlar da kısa sürede boğularak ölür.
Patlama tehlikesini önlemek ve patlamadan sonra olabilecek zararların önüne geçebilmek için alınması gereken birçok önlemler vardır. Bunlardan başlıcası maden içinde metan gazı birikmesini önlemektir. Bu gazın oluşmasını engelleyemeyeceğimize göre alabileceğimiz tek önlem madenin etkin bir şekilde sürekli olarak havalandırılmasıdır. Metan gazı oranını ölçmek için çeşitli cihazlar bulunur. Bunlar madenin belirli bölgelerine konuşlandırıldığı gibi çalışan işçilerin ekip başlarına da verilir. Bu gaz için tehlike sınırı %1 olarak belirlenmiştir. Oran bunu aştığı zaman alarm çalar. Ek önlem olarak havalandırma hızlandırılır, çalışma durdurulur. Şayet gaz oranında artış devam ediyorsa maden tahliye edilir.
Madenlerde bir kazaya neden olmamak için çakmak, kibrit ve benzeri alev ve kıvılcım çıkaran şeylerin taşınması yasaktır. Madencilerin kullandıkları lambalar da alev çıkarmayan cinstendir. Zorunlu olmadıkça madenlere elektrikli cihaz sokulmaz. Kullanılması kaçınılmaz olan cihazlarda da kabloların yalıtımı dikkatle yapılır, kıvılcım oluşmasına meydan verilmez.
Kazaların ertesinde alınması gereken önlemler de önemlidir. Bir patlama ve göçük anında işçilerin ocağı rahatlıkla terk edebilmesi için galerilerin gereken biçimde tasarlanması gerekir. Patlama ertesinde havalandırma gerekeceğinden sistemin yedeği olmalı ve düzenli bakım yapılmalıdır. Bazı madenlerde kaçış odaları da vardır. Bu odalar sağlam ve patlamadan etkilenmeyecek biçimde yapılmıştır. Madenciler buraya ulaşabilirlerse zehirli gazlardan korunmuş olacakları gibi burada depolanan yiyecek ve içeceklerle yaşamlarını sürdürebilirler.
Biz grizu tehlikesinin önlenmesi ve patlama sonucu ortaya çıkabilecek sorunların azaltılması için yapılabileceklerin bir kısmını aktardık. Teknoloji ilerledikçe karşımıza yeni yeni şeyler çıkıyor. Bu gelişmeleri de dikkatle izlemeli ve uygulamalıyız. Elimizden gelen her şeyi eksiksiz yaptıktan sonra kalanı da Allah'a bırakmalıyız. Unutmayalım "Önce tedbir, sonra tevekkül".