Yıl 2019. Yerel seçimler öncesi. Herkes Ak Partinin Fethiye Belediye Başkan Adayı olarak İlçe Başkanı
Kadir Saruhanı bekliyor. Ama hayret hiç gündemde olmayan Muhittin Kayabaş aday ilan ediliyor. İyi,
hoş ama nereden çıktı bu şimdi. Kadir Bey aylardır çalışıyor, kendini seçmene tanıtıyor. İş seçimde oy
vermeye kalmış. Hazırlıksız yakalanan Muhittin Bey elinden geldiği kadar çalışıyor,çabalıyor ama
nafile. Bu arada Kadir beyin CHP adayına çalıştığı dedikodusu ortaya atılıyor. Sonuç CHP adayı Âlim
Karaca 45 bin, Ak Parti adayı Muhittin Kayabaş 42 bin. Düşünüyoruz, acaba bu aday değişikliği
olmasaydı Kadir Bey kazanır mıydı diye.
Aradan üç yıl geçiyor. Fethiye Esnaf Odası seçimleri gelip çatıyor. Ocak ayındayız. Üç aday var, birisi
eski başkan Mehmet Soydemir, diğeri Kâmil Mutlu Demirtaş, üçüncüsü ise Tezcan Göktepe. Mehmet
Bey statükoyu temsil ediyor, kazanması halinde herşey eskisi gibi devam edecek belli ki. Mutlu Bey
genç ve heyecanlı bir ekiple ortaya çıkmış. Odaya yeni bir hareket, yeni bir ruh getirmesi bekleniyor.
Tezcan Beyin ise fazla bir iddiası yok. Yarış Mehmet Bey ile Mutlu Bey arasında başabaş giderken
seçimden önce son gece Ak Parti İlçe Yönetim Kurulu üyesi Adnan Özal Mehmet Beyin listesine dahil
oluyor. Bu hareket esnafta şöyle bir düşünce uyandırıyor. Mehmet Bey bu işi elinden geldiği kadar
götürüyor, Gençler çıktı, onları da denesek iyi olurdu ama, bak hükümet partisi de Mehmet Beyi
destekliyor. Biz maceraya girmeyelim diyerek oy kullanıyorlar. Sonuç Soydemir 1560, Demirtaş 1060.
Geldik 2024 yılı Şubat ayına. Fethiye Belediye Başkanlığı seçimi için Ak Partide on iki aday adayı var.
Hepsi de sanki aday olmuş gibi çalışıyorlar. Biz o zaman şöyle düşünmüştük, bunlardan bir tanesi aday
yapılacak. Aday olan kişi diğer aday adaylarını da yanına alsa ve meclis adayı olarak gösterse ne iyi
olur demiştik. Ama hayret, aday belirleme yetkisi MHP'ye verildi. Başta MHP'liler olmak üzere herkes
şaşkın. Hazırlıksız yakalandılar, bir türlü aday belirleyemediler. Önerdikleri Behçet Saatcı ismi de
Devlet Bahçeli tarafından kabul görmedi. Kendi aralarında tartıştılar. İlçe Başkanları Osman Cura
partiden ayrılmak zorunda kaldı. Ama hayret, Ak Partili aday adaylarından Muhammet Kökten
MHP'liler tarafından aday gösterildi. Anlaşılan Ak Parti yönetimi de buna ses çıkarmadı ki ortalıkta bir
tartışma olmadı. Şimdi akıllara şu soru geliyor, madem ki Muhammet Bey uygun adaydı onu neden en
baştan aday yapmadınız da böyle dolambaçlı yollara baş vurdunuz. Doğrudan aday yapılsaydı MHP'lisi
Ak Partilisi bunu kabullenir, seçmen de yadırgamazdı.
Bu olay tepki çekti. Bir kısım ülkücüler protestoya başladı. Ak Parti içinde bir kesim de kendini kenara
çekti. Bu sırada pusuda bekleyen Behçet Saatcı bana gün doğdu diyerek adaylığını açıkladı.
Dedikodular aldı yürüdü. Cumhur ittifakında adaylık parayla satın alınıyor diye söylentiler ortaya
yayıldı. Muhammet Bey, ne yapsın, elinden geldiği kadar çalıştı. Büyük şehir adayı Aydın Ayaydının da
desteğiyle kapsamlı bir seçim çalışması yürüttü. Ama iş işten geçmişti. Sonuç; Âlim Karaca 45,600,
Muhammet Kökten 26,800, Behçet Saatcı 24,100. Alim Karacanın oyları yerinde sayıyor. Muhammet
Kökten ise MHP'nin geçen seçimdeki 6500 oyunu da yanına alarak oyları olması gereken 49 binden
27 bine düşürmüş. Âlim Bey kazanmamış, Cumhur İttifakı kaybetmiş.
Şimdi aklımda deli sorular. Bir el yıllardan beri son anda ortalığı karıştırıyor ve statükonun devam
etmesini sağlıyor. Kimin eli bu? Devam edelim. Ak Partililer şöyle diyor Behçet çıktı, oylarımız
bölündü. Peki Behçet Bey nasıl oldu da cesaretlenip bu atılımı yaptı. Buna kim sebep oldu? Hiç
düşündünüz mü? Görebildiğimiz kadarıyla Muhammet Bey siyasete devam edecek. Hayırlı olsun,
çalışkan, enerjik bir arkadaş, inşallah başarır. Ancak daha işe başlarken önemli bir yanlış yaptı. Biz
buradan kendisini uyaralım. Cumhurbaşkanımız seçim sonuçlarının enine boyuna tartışılacağını
söyledi. Biz bu konuda elimizden geldiği kadar kendisine destek vereceğiz. Bazı konular vardır, aile
içinde tartışılır, bazılarının ise kamu oyu önüne tartışılmasında yarar vardır. Geçtiğimiz gün
Muhammet Beyin eline güzel bir fırsat geçmişti. İlçe bayramlaşma toplantısında birkaç üye seçim
sonuçları hakkında görüşlerini belirtmek istedi. Muhammet Bey ise katılanları destekleyeceği yerde
şimdi bu işlerin zamanı değildir diye toplantıyı kapattı. Ben onun yerinde olsam, o kadar üyeyi bir
araya toplamışken karşılıklı tartışma ve polemiğe meydan vermeden tüm üyelerin görüş bildirmesi
için ısrarcı olurdum. Hatta zaman geçirmeden mahalle toplantılarına başlayıp seçim sonuçlarının
tartışılması konulu gündemle işe koyulmak gerek. Önümüz yaz, vatandaşın yarısı yaylada, yarısı deniz
kenarında şu iki ay içinde bu işi yapmak zorundayız. Hatta üyelere mektup yazıp görüşlerini yazılı
olarak sunması bile istenebilir. Ne dersiniz.