Yeni moda olmuş.
AK Parti Muğla'da garip garip mevkiler, titrelerle karşılaşıyoruz.
İl başkanlığı sosyal medya hesaplarından tutun da, gövdesi başka mahallede olup da, kişi bazlı yedek destekçilerin yazılarında da görmeye başladık son günlerde.
Menfaate dayalı yazı yazanların yağcılığı da pek kötü kokuyor be.
Merak ediyorum; yağlananlar, yağcıların bir tek bile isteğini yapmasa mesela?
Ne bileyim ben?
Atama, torpil, reklam...
Modaymış bilmiyordum, adı bende saklı ciddi bir gazeteci kardeşim dedi;
Abi gazetelerde haber yaptırmak bedava mı sanıyorsun sen diye.
Eğer bir haber yapacaksan, kesenin ağzı her zaman açık olmak zorunda diye.
Rakamlar en ucuz 30 binden başlıyormuş. 100-150, 200 bin. Hatta komple ofis dizayn etmeler bile. Tabi bir kamera, bir bilgisayar, koltuklar... Kolay değil.
Ben duydukça ŞOK üstüne ŞOK lar..
Çünkü hayatımız boyunca kalemimize para değmediği için, ters geliyor..
Yaşadık mı bunu, yaşadık. Daha bir kaç ay evvel bizim burada bir gazeteci, önce bir sabah mükellef bir kahvaltıya götürüldü Geriş altında bir lokantaya, eline yalandan belgeler verildi, bunları haber et dendi. Kaça gitti bilmem de, meblağ öyle az buz değil diye herkesin dilindeydi zaten.
Sonra. Çamur atıp iz bırakmaya kalkanlar, boğazlarına kadar çökme, çöreklenme, işgal işlerine battıkları ortaya çıkıverdi. Ava giderken.....
Gelelim şu 2 nci başkan işine...
AK Parti'de pozisyonlar açık ve net bir şekilde yazılmıştır. Tüzüğü herhalde şu an yönetimlerde olanlar bir kere okudu mu bilmem ama acizane en az 100 kere okumuşumdur. Bir tek AK Parti’nin değil, diğerlerini okumuşluğum vardır. Zira rakibinizi de tanımak mecburiyetindesiniz. Cahillerin, bir tek Kur'an ayeti bile okumadan yaptıkları İslam düşmanlığı gibi yapamayız yani. Bilmediğinize düşman olmak, en büyük cehalet çünkü.
Neyse.
Tüzük, program, görevlendirmeler, ne kadar belge varsa hepsini inceledim. Tek tek onlarca ilin sosyal medya hesaplarına baktım. Tanıdığım büyükleri aradım. İl başkanlarını da aradım.
-Başkanım senin ikinci başkanın kim diye sordum bir İl Başkanı kardeşime.
Cevap aynen şu ; O ne öyle ya, eş başkan der gibi?
Tepki aynen bu oldu.
Üzüldüm.
Bizim Muğla'da 2 nci başkan var çünkü.
Parti kuralına göre İl Başkanı olmadığı, İl dışında olduğu, izinli olduğu zamanlar, yerine İl başkan yardımcısı vekalet eder. Bu da sıralamaya göre siyasi ve hukuki işler Başkanı olarak belirlenmiştir.
Ancak hiçbir yerde " ikinci başkan" diye bir ibare ASLA yoktur.
Nerden uyduruyorsunuz ki bunu?
Yarın bir gün "EŞ BAŞKAN" demezsiniz inşallah.
Bu işler çok tehlikeli işler bilesiniz.
Bilmediğiniz bir şey daha var ; il siyasi ve hukuki işler başkanını 2 nci Başkan diyerek yüceltirken, il başkanını da pasifize ettiğinizin, onu güçsüzleştirdiğinizin farkında mısınız?
Ne demek 2 nci başkan?
Daha da vahimi var;
Her nerede olursa olsun, il başkanı olsun veya olmasın, ona vekalet ediyor olsun veya olmasın, hiçbir zaman siyasi ve hukuki işler başkanı " Sayın İl Başkanım" diyerek anons EDİLEMEZ.
Sayın il başkan yardımcım diyebilirsin.
Sayın il başkan Vekilim ( il başkanını temsil ediyorsa) diyebilirsin.
Yarın densizin biri çıkar, Sayın eş başkanım derse?
Neden bu hürmet?
Sebebi ne?
Yoksa il başkanından sonra diye bir çalışma mı var?
Daha yeni seçtirildiniz durun bi. Dalaman faciasını bir de ilde yaşarsak...
Kendi aranızda birbirinize ne şekilde hitap ederseniz edin, bizi ilgilendirmez. İster kraliçe olun, ister prens. İsterseniz bir kitap bile yazamayanları hocanız kabul edin. Bu sizin özeliniz. Kendi aranızda eğlenin.
Ama.
Konu AK Parti olunca.
Kusura bakmayın, dalarız.
Yazarız.
Çünkü siz emanetçisiniz. Kendinizi asla evin sahibi zannetmeyin. Şahsi ilbal, hırs ve beklentileriniz 7/24 kadrajımızda. Bunu bilin yeterli. Düğme meselesi diyelim anlaşılmış olsun.
#SöylerimGeçerim