İÇİNİZDEN VİP GEÇTİ

Muğla'da siyaset başka.. 

Olayları çarpıtma,  tarafgirlikte sınırları aşma, yağcılıkta çağ atlama, hepsi var. 

Ah ah. Keşke bir cahillik olmasa. Keşke bir de diyeceğimiz o kadar çok şey var ki.
Yapıyor işte bizim Muğla'nın kalem erbapları.
Kaytan bıyıklı, sırma saçlı, ceylan bakışlı, Şahin bakışlı, filinta giyimli erbaplar..
Şaka şaka. İroniyi de bunlar gerçek zanneder şimdi. Aynaya bakmayı unuturlar.
Kel ve fodul tayfası.. 

Şu uçak meselesi.. 

Hala AK Parti iç protokolü diye attıkları cevaba dair listeyi yayınlayabilen çıkmadı. Atsalar keşke öyle bir liste. Bak seyret sen o zaman alemi. Hocalar mocalar havada uçuracak da neyse. 

Bir garip kalem erbabı, AK Parti ile uzaktan yakından alakasız bal etmez ara misali. Sen AK Parti’li misin desen zinhar demekten çekinmez türden. Derdi AK Parti değil tabi. Ama nedense ısrarla AK Parti içindeki bir iki insanı canı gönülden destek verir ne vakittir. Bizimkiler de kurtuluşu bu tiplerde bulmuşcasına seviyor da seviyorlar kendisini.
Sırma saç, kaytan bıyık misali... 

Uçak.
İYİ OKUYUN EY CAHİLLER !
(Şimdi yine birileri sağı solu arayıp, sen veriyorsun bilgileri Cemal Demirtaş'a demesin sakın. Bu bilgileri Türkiye'nin en önemli iki Havalimanından birinin Başmüdürü kardeşimizden bizzat aldım.) 

Milletvekilleri seçildikleri illerden, başka bir
yere gidecekleri vakit, eğer İlin en yüksek makamı olan Vali yoksa, uçaktaki koltukları ASLA değişmez. Her daim (A1) dir.
Tane tane anlatayım da bu diplomalı cahiller iyi anlasın.
Muğla'dan AK Parti ( iktidar Partisi olması hasebiyle) Milletvekilleri, başka bir yere giderken, daima koltuklarının numarası bellidir. Kadem Mete de (eğer Vali yoksa uçakta) daima (A1) de, Vali varsa (A2) de oturur. Yakup Otgöz de hemen yanında. Yakup Otgöz'ün A1 de oturmama sebebi isminin Y ile başlaması, tamamen alfabetik sırada, (K) harfinden sonra olmasından dolayıdır.
Kalem erbapları öğrensin diye biraz daha bilgi vereyim. Sonra "TOGG"  durumuna düşmesinler tekrar. O kadar gülünç olmaları benim bile gönlüme razı gelmez çünkü. 

Şimdi.
Uçak.. 

Milletvekilleri uçağa VİP salonundan giriş yaparlar. Ne demek VİP ? (Very İmportant Person), yani Önemli, imtiyazlı Kişi demek.
İktidar Partisi de dahil hiçbir partinin il başkanı VİP'ten geçemez. VİP kuralları onlara uygulanmaz.
Bunu bilmeyecek ne var ki? Bilmiyorlar işte. Olsun, öğrensinler.
Devam edelim.
Uçak.
VİP misafirler, diğer bütün yolcular uçağa alındıktan, kontrolleri yapıldıktan, uçağın kalkış için bütün işlemleri bittikten sonra, VİP salonundan VİP aracı ile alınır, en son uçağa binerler. VİP'ten sonra uçağa kimse binmez. Yani protokolde deyip sınıfta kalanlar bilsin ki, il başkanı da olsan, Milletvekilinin uçağa binmesini bekleyeceksin o kadar.
VİP koltuklar, uçak giriş kapısına en yakın koltuklardır aynı zamanda. Dolayısı ile, VİP yolcu, uçağa önceden binenleri görmez. Çünkü önünden kimse geçmez. Bununla birlikte, VİP yolcuyu (eğer ara perde açık ise) bütün yolcular görür.
Buraya kadar anladık mı? 

Dalaman, Ortaca ve Ula kongrelerinin olduğu güne gelelim.
Kadem Mete o gün Esenboğa'dan Muğla’ya gelecek uçaktadır. Protokol gereği biniş pozisyonu aynen yukarıdaki gibi uçağa binmiş. Meğerse aynı uçakta, AK Parti Muğla İl Başkanı da varmış. Muhtemelen Milletvekillerinin hiçbir bilgisi olmadan, birileri tarafından alınan bakan randevularından dönüyor olabilirler. Demek ki kaçgün Ankara'da dahi Milletvekillerini aramamış. Bilmiyorum. 

Uçak.
İl Başkanı doğal olarak Kadem Mete'yi görüyor tabi. Gördüğü halde ne kalkıp yanına gitmek var, ne bir mesaj atmak. Hiçbir şey yok.
Bu arada, İl Başkanının "GİDEN YOLCU"dan giriş yaptığını söylemişmiydim?
Neyse..
Uçak zaten 1 saat rötarlı kalkış yapıyor. Dolayısı ile bir saat geç iniyor.(Bunu yazmazsam neden geç indi diye de sorabilirler)
O gün 3 ilçede Kongre var.
Dalamana inince mi, inmeden mi bilmiyorum, il başkanı yapılan kişi Kadem Mete'yi arıyor. Ben de aynı uçaktaydım diye. Kadem Mete de doğal olarak, uçaktaydın madem niye haber etmedin diyor. Çünkü Kadem Mete uçağa en son biniyor. Ve en önde. Geridekileri görmesi mümkün değil. Ama il başkanı daha önceden uçağa alındığı için görmüş. Buna rağmen hiçbir iletişim teması olmuyor.
Hani o kalem erbaplarının "Kadem Mete, ne uçakta, ne de inerken İl Başkanı Haluk Laçin ile bırakın konuşmayı, yüz yüze gelmemek için elinden geleni yapmış. Kadem vekil uçarcasına uçaktan iner inmez de gözden kaybolmuş.." demesi kelimenin tam anlamı ile koskocaman bir YALAN. 
Yahu yalanlarla nereye kadar gideceksiniz ki? En azından "ETİK" denilen şeyi kazanmış olsaydınız bunca yaşınıza kadar. Ne gezer desenize.
Neyse devam.
İlk kongre Ula. Sonra, Köyceğiz ve Ortaca.
Uçağın Dalaman'a indiğini ve bir saat rötarlı olduğunu unutmayalım bu arada. 
Kadem Mete'nin Ula'ya yetişmesi imkansız hale geliyor. Daha önceden katılacağı belirtilmiş olmasına rağmen, bu rötar yüzünden mümkün olmuyor. Köyceğiz ve Ortaca kongrelerine iştirak ediyor.
Vay... Sen Ula'ya katılmadın. Sizi gidi sizi.. 

Kadem Mete Kavaklıdere'ye katılmış, ama Yatağan'a katılmamış.
Arkadaş siz ne içiyorsunuz?
Niye bu kadar saçmalıyorsunuz ki?
Olmuyor bak.
Elinizde PATLIYOR. 

Yazalım ;
10 Ocak Cuma.
Kavaklıdere ve Yatağan kongreleri var.
Ancak aynı gün, Bizim Bodrum önceki dönem İlçe Başkanı Ömer Özmen Kardeşimizin uzun zamandan beri rahatsız olan Muhterem Abisinin Milas'ta Cenaze Namazı kılınacak. Yıllarca birlikte çalıştığı Ömer Özmen Beyi bu acı gününde Kadem Mete'nin yalnız bırakması zaten düşünülemezdi.
Kadem Mete'nin Kavaklıdere programı öncesinde de başka bir programı olması sebebi ile, Kavaklıdere kongresine 15 dakika geç kalma ihtimali ortaya çıkıyor. Danışmanı ilçe Başkanı Volkan Alpözen'i arıyor ve durumu iletiyor. Volkan Alpözen ne yapacağını bilmez bir tavır sergileyince, Danışman diyor ki " eğer kongreyi biz gelmeden başlatacaksan, gelmemize gerek yok, karar ver.." deyince, Volkan Alpözen tamam diyor. Tabi bu arada Volkan Alpözen'i kongreyi başlat baskıları yapılmıyor değil hani.
Sonuçta Kadem Mete gelince kongre başlıyor. 
Yatağan var sırada.
Ama...
Aması mühim.
Kadem Mete Yatağan kongresine katılsa, Milasta cenaze namazına yetişmesi imkansız. Cenaze Namazı saati ertelenemiyor, çünkü Cuma Namazı vakti tek. Tabi gözü camide olmayanların bunu bilmesini beklemek, Bülent Ersoy'dan bebek beklemek gibi bir şey olur.
Neticede Yatağan'a katılamıyor...
Daha bitmedi.
Kadem Mete Milas’ta Cenaze Namazı sonrasında da mutlaka yetişmesi gereken başka bir programı daha var ; Bu Davanın Lideri, Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın şereflendirdiği ( dikkat edin, katılım sağladığı değil) AK Parti Aydın İl kongresi.
Kadem Mete, cenaze namazı biter bitmez, hiç vakit kaybetmeden Aydın'a hareket ediyor.
Yahu azıcık araştırsanız, azıcık dinleseniz ne olur? Olur mu hiç?
Son olarak gelelim şu divan başkanlığı meselesine.
Gerçi İsa Gün, sıradan bir okur-yazarın anlayacağı, en anlaşılır bir şekilde cevap vermiş ama, dipomalı cahiller onu bile anlamamış. Ben ne desem boş yani. İl Koordinatörleri doğal kongre divan Başkanıdır. Bazı hallerde Nezaketen, teşrif eden başka bir makam sahibine de verilir. Bu kadar basit. 

Dedik ya.
Düğme baştan yanlış iliğe geçti diye.
O yanlışı doğru dikte etmek için elbette çalışacaklar. 
Madara olmasalardı keşke.. 

(Vefat Eden Ömer Özmen Kardeşimizin Abisi Hüseyin Özmen'e Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun.
Ruhuna El Fatiha) 

#SöylerimGeçerim