Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme gelen ve kamuoyunda geniş tepkiye yol açan zeytinlik yasasına karşı Fethiye’de güçlü bir ses yükseldi. Yerel halk, üreticiler ve sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek "Zeytinime Dokunma" dedi. Fethiye Belediyesi Özer Olgun Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte 200 adet zeytin fidanı ücretsiz olarak dağıtıldı.
Etkinlik, Fethiye Ziraat Odası ile Yerel Tohum Derneği’nin iş birliğiyle düzenlendi. Eylemde, yalnızca bir ağaç değil, binlerce yıllık bir kültür, toprağın belleği ve emeğin onuru savunuldu. Vatandaşlar zeytinin yalnızca bir ürün değil; direnmenin, barışın ve umudun sembolü olduğunu vurguladı.
"Zeytin, Toprağın Kutsalıdır"
Etkinlikte konuşan Fethiye Yerel Tohum Derneği Başkanı Ebru Oğuzhan Yeter, yasaya karşı duyulan endişeyi dile getirdi. “Zeytin ağacı binlerce yıldır bu coğrafyada yaşıyor. Sadece meyvesi değil, hafızası var. Zeytinlikler, yaşam alanlarımızdır. Yeni yasa tasarısı, bu alanları madenciliğe açarak doğayı ve kültürü tehdit ediyor,” dedi.
Yeter, “Yasa tasarısı; zeytin ağaçlarının taşınması ve yerine eşdeğer alanlarda yeniden zeytinlik kurulması gibi önerilerle geliyor. Ancak bu, biyolojik olarak gerçekçi değil. Zeytin, toprağıyla bir bütündür. Taşınması halinde verimini kaybeder, hatta kuruyabilir,” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
“Zeytinlikler Madene Değil, Hayata Açılmalı”
Toplantıda ayrıca madencilik faaliyetleri nedeniyle oluşacak çevresel yıkıma da dikkat çekildi. Yeni düzenlemeyle birlikte ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) süreçleri zayıflatılıyor, stratejik maden gerekçesiyle kamulaştırma ve ruhsat işlemleri kolaylaştırılıyor. Bu durumun yerel ekonomiye ve ekosisteme büyük zararlar vereceği ifade edildi.
Ebru Oğuzhan Yeter, “Zeytin susuzluğa, kuraklığa dirençlidir. Bu yüzden hem gıda güvenliğimizin hem de iklim direncimizin temelidir. Bu yasa geçerse; doğamız, tarım alanlarımız, biyoçeşitliliğimiz ve geleceğimiz ciddi şekilde zarar görecektir,” diyerek yasa tasarısının derhal geri çekilmesi çağrısında bulundu.
“Toprağımıza, Geleceğimize Sahip Çıkıyoruz”
Zeytin ağacının sadece bir ağaç olmadığını, aynı zamanda bir halkın belleği ve geleceği olduğunu vurgulayan katılımcılar, mücadelelerinin süreceğini belirtti. “Her evde bir tohum, her elde bir kürek olmalı” diyen vatandaşlar, üretime ve toprağa olan bağlılıklarını bir kez daha dile getirdi.
Haber: Aslı Durgut
