Sana sevdam ne sınırların ötesinde,
Kendi nehrinde ne tatsızlıklar aşmış.
Bir kuşun kanadındaki tüy gibi,
Uçtuğundan habersiz.
Gelincik gibi ateşinden kırmızı.
Ama hassas ve belki narin.
Başakların arasında kalmış.
Sana sevdam, ne tatların ötesinde.
Yakan acı gibi dilimi,
Bazen çayımı tatlandıran şeker,
Bazen yiyeceğime tat veren ekşi,
Ama en çok,
Tuz gibi;
Ne kadar çoktur bilirsin taneleri,
Sayılamayacak kadar.
Tutamazsın, avuclarına döksen akar.
Yemeğine koysan tatlandırır,
Yarana bassan yakar.