İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdürlüğü ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü, basın mensuplarına iftar yemeği düzenledi. İftar programında Vakıflar Bölge Müdürü Yusuf Dural ve İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdürü Ahmet Uzun, katılımcılara hitap ettiler. Programda, iletişim ve vakıf alanındaki çalışmalar hakkında bilgi verildi ve basın mensuplarıyla bir araya gelindi. Programda Konuşmacılar Şu İfadelere Yer Verdiler
İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdürlüğümüz ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlediğimiz iftar programımıza hoş geldiniz, sefalar ulaştırdınız. Sizleri selamlama konuşmalarını yapmak üzere 'ı kürsüye davet ediyorum. Buyurun Sayın Müdürüm.
Vakıflar Bölge Müdürü Sayın Yusuf Dural :
Değerli Valim, Değerli Valim, değerli protokol üyeleri, STK'mızın değerli başkanları ve basınımızın güzide temsilcileri, bu mübarek Ramazan'ın iftarımıza katıldığınız için davetlisiniz. Biz Aydın Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak hayırlar yapıyoruz ve vakfın kültürünü toplumumuza yansıtmak için çalışmalara başladık. Dört ay ben görev alanı oldu. Daha önce siyasette, daha önce STK'da görev sırasında faaliyet gösterdiğimiz faaliyetler şu anda bir meslek olarak, bir vakıflar olarak çalışmaya çalışıyoruz. Ramazan ayında bir proje yaptık. Aydın ili'nde üç bin tane üniversite öğrencimizin eee burada yaklaşık iki bin beş yüz tane öğrencimizin ki dün bu sayı dört binini de aştı. Sağ olsun üniversitemizin destekleriyle ve Aydın'da da Denizli'de iki bin üç yüz kişiye her gün iftar veriyor. Sağ olsun bizim bu yaptığımız Bu iftarlarımızda İletişim Başkanlığımız ve siz değerli basın mensupları ve dirdeğer kurum müdürlerimiz, amirlerimiz hep destek oluyor. Çünkü iyilik paylaşarak artıyor ve ben hep üyelerinin iyiliklerini duyuruyor ve bunun sayıları da artıyor. O nedenle İletişim Bölge Müdürümüz Ahmet Bey, basın mensuplarımız ve kurum müdürlerimizle birlikte bir iftarda mı müdürüm dedi. Dedim seve seve. Çünkü onlar bizim her zaman yanımızda ve her zaman bize destek oluyorlar. Bu Ramazan'ın paylaşmanın bereketini, kardeşliğin rahmetini beraber yaşayalım istedik. Birkaç küçük örnek vermek istiyorum. Biz Aydın Vakıflar Bölge Müdürlüğü sonra dört aylık kısa bir sürede yıllık gelirimiz yüz altmış milyonken şu an altı yüz otuz milyona dört ayda çıkarıldı. Biz gelirlerimiz arttıktan sonra da katkı işlerimizin sayısını arttırdık. burs verdiğimiz öğrenci sayılarını arttırdık. Şu an yaklaşık bin dört yüz tane öğrencimize burs veriyoruz. İki bin yakın. İki bin kişiye yakın. Yaklaşık 1400 ailemize her ay kuru gıda yardımını evlerine kadar götürüyoruz. Maaşlarımız ve yardım maaşlarımız var. 4750 lira maaş ve yardım maaşlarını dağıtıyoruz. Bu hafta 3 ilimizde 240 tane öksüz yetim çocuğumuzun bayramlıklarını aldık. Bunların standart kıyafetleri dağıtıp dağıtmadık. Hediye çeklerimizi ayarladık. ve ESVA 2'den gidip istediklerini almalarını sağladık. Ve bunların yapılmasında bizde hep destekleyebileceğiniz için teşekkür ediyorum. İyilik iyileşmedir ve duyuruldukça sayıları arttığını görmüştüm. Biz işte 2-3 hafta önce bir olay yaşandı. kısaca onu anlatmak istiyorum. Bir hastane ziyareti yaptım. Daha fazla yaşayan çocuğum rahatsızdı. Aydın'a götürdüm. Sadece orada doktor var. Hastanede muayenemizi yaptırdıktan sonra sağ olsun başhekimimiz çok yardımcı oldu. Sağlık müdürümüzün desteği oldu. Başhekimin yanında çıktık. Başhekim şey dedi yani dedik sağlık bakanından gitmenize çok üzüldük ama vakıflarının olduğunu siz görev alınca öğrendik dedi. Bizim de bir ihtiyacımız var.
Bize yardımcı olur musunuz dedi. Dedim konu ne? Bizim dedi burada kimsesiz çocuklarımız doğuyor. Anne bırakıp gidiyor. Biz onları aile sosyal hizmetleri eee vermek zorundayız ama onlara verene kadar o çocukların bezleri, mamaları işte biberonları eee birçok ihtiyaçları var, zıbınları. Bunları cebimizden karşılıyoruz dedi. Tamam dedik çıktıktan sonra vakıflar bölge müdüründeki arkadaşlarımız ve bize bağlı olan vakıflarla bir çalışma yaptık. Baya bir çocuğumuza yetecek kadar biz onların bütün ihtiyaçlarını karşıladık. Götürdük teslim ettik. Ve bunun duyurusu için basın mensuplarımıza yolladık. Sağolsun siz öyle güzel haberler yaptınız ki, Lüksemburg'dan bile bağış yapmak isteyenler çıktı karşımıza. Biz de hastanemizle görüştük, onların hesap numarasını aldık ve onları araya gönderdik. Oradan çıktık, oğlanı iş yerime getirdim. Bir yetim çocuğumuzun tablet ihtiyacı olmuş. Annesine demiş, anne benim tablete ihtiyacım var, ortaokulda okuyor. Birisi de söylemiş, vakıflara git onlar size destek olur. Çocuk geldi, ailesi geldi, bize haber verdiler. Sağ olsun arkadaşlarımız hemen güzel bir tablet ayarladılar. Çocuk yanımıza geldi. Şimdi benim oğlan da benden tablet istedi, ben almadım hemen. Çünkü dedim bir emek versin. Oğlum dedim istiklal marşının 10 kıtasını adam akıllı ezberleyeceksin. Şimdi bizim Kerem onu ezberlerken o gün çocuk geldi. Kerem de bir bakıyor. Sonra çocuğumuzun işte Hediyesini verdik. Fotoğrafları çektik ama yayınlarken o bir gülücüklü papatya koyduk. Çünkü onu da rencide etmedik. Çocuğa teslim ettik. Sonra çocuk gitti. Benim oğlan benim yanıma geldi işte ilkokul 2'de. Baba dedi o çocuğa tableti kim aldı? Babacığım biz aldık dedim. Neden siz aldınız dedi. Dedim babası yokmuş. Neredeymiş dedim ölmüş. O yüzden. O çocuğa bir şey ezberletmedin değil mi dedi. Dedim ezberletmedim babacığım. O çocuğa bir şey ezberleteceksen onun yerine ben ezberlerim dedi. Bu yaptığımız güzel faaliyetler sizlerin destekleriyle gitgide artıyor.İnşallah artmaya da devam edecek. Bizlerle birlikte bu güzel günde yanımızda olduğunuz için hepinize teşekkür ediyoruz. Hepinize minnettarız. Desteklerinizden dolayı da çok teşekkür ediyorum. Çok sağ olun.
Afiyet olsun.
Sayın bölge müdürümüz Yusuf Turalı'ya konuşmalarından dolayı teşekkür ediyoruz.
Yine konuşmalarını yapmak üzere İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdürümüz Sayın Ahmet Uzun'u kürsüye davet ediyorum.
Buyurun Sayın Müdürüm.
İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdüdürü Sayın Ahmet Uzun :
Sayın Valim protokolümüzün değerli yöneticileri cemiyet başkanlarım, değerli basın mensupları, kıymetli misafirler, bugün burada iftar programı vesilesiyle Ramazan ayımızın bereketini ve paylaşma duygusunu yaşamak adına bir aradayız. Tabii bu birlikteliklerin siz değerli paydaşlarımızla olan iletişimimize ve işbirliğimize çok değerli katkılar sağlayacağını umuyorum. Biliyorsunuz ki iletişim başkanlığının görevlerinden en önemlisi dezenformasyonla mücadele konusu. Bu konuda Aydın, Denizli ve Muğla illerinde görev yapan siz değerli basın mensuplarının özelliklerini belirledi. Bize bu konuda çok büyük destek veriyorsunuz ve kişilerin doğru bilgilerini anında hızlı bir şekilde iletiyorsunuz. Bu konuyu hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu vesileyle Ramazan ayınızı tebrik ediyorum. Saygılar sunuyorum. Afiyet olsun.
Sayın Bölge Müdürümüz Ahmet Uzun Bey'e konuşmalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Konuşmalarımız burada tamamlandı.
Hepinize afiyet olsun. Hayırlı akşamlar.
